Çamurda Açan Lotus (Nilüfer) Çiçeği

İnsanların gizemli ve kutsal bulduğu mucizevi bir çiçek; lotus çiçeği. Özellikle Mısır, Hindistan ve Vietnam gibi Doğu kültürlerinde binlerce yıldır “sonsuz yaşamın simgesi” olarak bilinen çiçeğin diğer çiçeklerden farklı bir yaşam döngüsü bulunur.

Çamur ve bataklıkta yetişmesine rağmen hiçbir şekilde bulunduğu ortamın kirinden etkilenmeyen lotus çiçeği, mucizevi bir şekilde her gece kapanır ve tekrar üzerinde hiçbir çamur lekesi olmadan geri açar. Beyaz, pembe, kırmızı mavi, mor gibi renklerle çamur ortasında parlayan ve bilindik çiçek mantığına meydan okuyan lotusun tarihi milyonlarca yıl öncesine dayanır. Avrupa’da koruma altına alınan bitki, insan sağlığına çeşitli kullanım şekilleri ile inanılmaz faydalar sunar.

Renkleri ve yaydığı pozitif enerji nedeni ile lotus çiçeği büyüleyici özelliklere sahiptir. Tohumları bile susuz birkaç yüzyıl saklanabilen bitkinin yetiştirilmesi hayli zahmetlidir:Lotus çiçeği tohumu bir bardak suda filizlenmesi için bekletilir.
Suyu sürekli değiştirilen tohum bir hafta sonra filiz verir.
Filizler teker teker derin kaplarda toprağa ekildikten sonra killi toprak ve çakılla kapatılır.
Toprağa dökülen su sıcaklığının 60 derece olması ve aşırı gün ışığından faydalanıyor olması da önemli bir ayrıntıdır.
Sürekli verilen su ile bir yılın sonunda çamur ortasından ilk çiçeğini vermesi beklenir.

Özellikle mimari alanda binaların dış cephe boyasında faydalanılan lotus bitkisinin hem özellikleri hem yapısı dikkat çeker. Boyları 3 metreye kadar uzayabilen lotus çiçekleri, çakra olarak bilinen vücudun enerji merkezlerini de uyarıcı etkisi ile insanları pozitif enerjiye doğru yönlendirir.
pembe lotus, Buddha’nın yeryüzü sembolü temsili olmak dışında herhangi bir kişinin zihinsel durumu gösteren çeşitli manevi inanışlar yaratır. Pek çok din, Hindu ve Buda tanrıları pembe lotusun içinde yaşadığına inanır.

Kırmızı renk açan lotus çiçeği ise özverili gerçek aşkı, merhamet ve tutkuyu sembolize eder. Bu açıdan cömertliğin olduğu yerlerde kırmızı lotus yetişir.

Mavi lotusun özellikleri bilgeliğe işaret eden ayrıntılar içerir. Eski Mısır kültüründe akıl ve ruh üzerindeki kontrolü simgeleyen mavi lotus nadiren bulunan bir türdür.

Mor olan lotus çiçeği ise Buda öğretilerinin temsilidir. Kişinin uyanışı ve yeniden doğuşu konusunda bilgilendiricidir. Çeşitli özelliklerle donatılan lotusun 145.5 milyon yıldır dünyada var olduğu ve kutsallığının sürdüğü bilinir. Tarihi hayli eski olan lotus çiçeği kokusu ve tadı ile tarihin tüm dönemlerine meydan okuyan etkilere sahiptir.

Lotus çiçekleri ve yaprakları çay olarak kullanıldığında kolesterol düşürmek için idealdir. Yağların vücut tarafından emilimini engeller ve böylece kolesterol değerlerinin daha düşük olmasına yardımcı olur.
Yaprakları kan şekeri seviyesini düşürerek, şeker hastalığına karşı kullanılır.
Karaciğer yağlanması için lotus çayı önerilir.
Bağışıklık güçlendirici özelliklerinin yanında detoks etkisi yapan lotus çiçeği hastalık riski konusunda vücuda direnç sağlar.
Huzur verici özellikleri ile bilinen lotus çiçeği sakinleştirici ve yatıştırıcı olarak kullanılır.
Mide için faydalı olan lotus çiçeği, ishal, gaz ve kramplarda etkilidir.
Doğurganlığı arttırıcı özelliklere sahip olan lotus aynı zamanda adet dönemini düzenleyici olarak bilinir.
Macun olarak cilde uygulanan lotus çiçeği, cildi nemlendirir ve daha genç görünmesini sağlar.
Lotus çiçekleri; demir, C vitamini, B vitamini ve fosfor içerir.
Enfekte olan bölgeye kullanılan lotus antibakteriyel olarak yaralı bölgenin iyileşme sürecini hızlandırır.
Saç için yapılan maskelerde kullanılan lotus bitkisi, saçların erken beyazlamasının önüne geçer.