Ana SayfaSırlar Gizemler

Ölün Dağındaki Dyatlov Geçiti

Dyatlov Geçidi Vakası, Rus dağcıların Ural dağları eteklerindeki sır dolu ölümüdür. 2 Şubat 1959 yılında, Rus dağcı on arkadaş, Ural dağlarının etekle

Örümcek Ağının Esrarı
Mısır Tanrısı Ra
Hz. Davud’un Kılıcı

Dyatlov Geçidi Vakası, Rus dağcıların Ural dağları eteklerindeki sır dolu ölümüdür. 2 Şubat 1959 yılında, Rus dağcı on arkadaş, Ural dağlarının eteklerinde bulunan ve bölgenin yerli kabilesi Mansiler tarafından “Ölüm Dağı” olarak adlandırılan bölgede, bir gece sır dolu şekilde öldüler.

Rus dağcılardan geriye, soğuktan kaskatı kesilmiş bedenleri, birinin koparılmış dili ve hiçbir darp izi olmamasına rağmen kırık kaburga kemikleri ve kafatası kırılmış bir dağcı kaldı. Olay yerine, ekibin lideri olan Alekseievich Dyatlov’un anısına “Dyatlov Geçidi” adı verildi.

Dokuz gencin ölümünden geriye kocaman bir sır perdesi kalmıştı. Olayın hemen ardından yapılan bir araştırma, dağcıların telefon ve kameraları çadırda bırakarak ve çadırı içeriden yırtarak, farklı yönlere botlarını dahi almadan çadırdan kaçtıklarını gösterdi. Olay yerinde, dağcılardan başka hiçbir insan türü canlının ayak izlerine rastlanmadı. Gece -30 derecelerde dağcıları o denli korkutan ve botsuz karda koşmalarına neden olacak ne yaşandı?

Arama kurtarma ekiplerinin ilk ulaştıkları cesetler olan Yuri Krivonişenko, Yuri Doroşenko, Igor Dyatlov, Zina Kolmogorova ve Rüstem Slobodin’e yapılan ilk incelemenin ardından ölüm nedenleri olarak Hipotermi teşhisi konulmuştu. Dağcılar soğuktan etkilenmiş ve gecenin karanlığında tek tek ölmeye başlamışlardı. Hatta Slobodin’in kafatasında bir kırık tespit edilmiş; fakat incelemelerde kırığın genel durumunun ölüm sebebi olmayacağı kanısına varılmıştı. Ancak, şu da belirtilmiştir ki; Slobodin, o gece sebebi bilinmeyen darbeyi aldıktan sonra bayılarak soğuktan donmuştu.

Olayın en ilginç yönü ise, Brinollel’in kafatasındaki, Dubinina ve Zolotarev’in kaburgalarındaki kırıklardı. Daha da fazlası Dubinina’nın dili, gözleri ve dudağı yoktu. Kaburgalarında kırıklar tespit edilen iki cesette de dışarıdan bir darbe izine rastlanmamıştı. Çok ilginçtir ki sonradan yapılan incelemede, elbiselerin üzerinde radyasyon kalıntılarına rastlandı. 

Yorumlar

Wordpress: 0
    Disqus: 0