Ana SayfaCennet Vatan

Akdamar Adası

Türkiye'nin Van ve Bitlis illeri arasında bulunan Van Gölü'nün içinde yer alan ikinci büyük adadır. Van Gölü'nde irili ufaklı 4 ada vardır. Bunl

H İle Başlayan İllerin En Meşhurları
Didim Didyma
Türkiye’deki En Güzel 10 Kayak Merkezİ
Türkiye’nin Van ve Bitlis illeri arasında bulunan Van Gölü’nün içinde yer alan ikinci büyük adadır. Van Gölü’nde irili ufaklı 4 ada vardır. Bunlar sırasıyla, Akdamar, Çarpanak, Adır ve Kuş adalarıdır. Adalar tarihi ve turistik özelliğe sahiptir ve 1990 yılında arkeolojik sit alanı ilan edilmişlerdir. Bu adalardan en çok bilineni ise hiç şüphesiz, barındırdığı efsanesiyle adından söz ettiren Akdamar Adası’dır. Akdamar Adası, Ahtamar, Ağtamar, Akhtamar biçimlerinde de yazılır.
Akdamar Efsanesi;
Adanın adının nereden geldiğine dair yaygın halk hikâyesine göre, zamanında bu adada yaşayan Ermeni baş keşişin güzelliği dillere destan Tamar adında bir kızı vardır. Adanın çevresindeki köylerde çobanlık yapan bir genç bu kıza âşık olur. Bu genç Tamar’la buluşmak için her gece adaya yüzer. Tamar ise ona gece karanlığında yerini belli etmek için onu bir fenerle bekler. Bundan haberdar olan kızın babası, fırtınalı bir gecede elinde fenerle adanın kıyısına iner ve sürekli yer değiştirerek gencin boşuna yüzüp, gücünü yitirmesine neden olur. Yüzmekten gücünü yitirip, yorulan genç çoban boğulur ve boğulmadan önce son nefesiyle “Ah Tamar!” diye haykırır. Bunu duyan kız da hemen ardından kendini gölün sularına bırakir O gunden sonra ada Ah Tamar! ismi ile anlatılır. Bu hikâye Ermeni sair Hovhannes Tumanyan anlatimiyla efsanelesmistir.
Akdamar Adasındaki Surp Haç kilisesi veya Kutsal Haç Katedrali, Kudüs’ten İran’a kaçırıldıktan sonra 7. yüzyılda Van yöresine getirildiği rivayet edilen Hakiki Haç’ın bir parçasını barındırmak maksadıyla Kral I. Gagik’in emriyle 915-921 yıllarında Mimar Manuel tarafından inşa edilmiştir. Adanın güney doğusuna kurulmuş olan kilise, mimari açıdan Ortaçağ Ermeni sanatının en parlak eserleri arasında sayılır. Kızıl andezit taşından inşa edilmiş olan kilisenin dış cephesi, alçak rölyef şeklinde işlenmiş zengin bitki ve hayvan motifleriyle ve Kutsal Kitap’tan alınma sahnelerle bezenmiştir. Kilise bu özelliğiyle de Ermeni mimari tarihi içinde eşsiz bir konuma sahiptir.

Yorumlar

Wordpress: 0
    Disqus: 0